ASO Nedir? Nasıl Yapılır?

Mobil uygulama pazarlaması günümüzün en rekabetçi dijital alanlarından biridir. Bu alanda başarıya ulaşmanın yolu sadece kaliteli bir uygulama geliştirmekten değil, aynı zamanda o uygulamanın görünürlüğünü ve erişilebilirliğini artırmaktan geçer. İşte bu noktada da ASO (App Store Optimization) devreye girer.

Başarılı bir ASO çalışması için arama niyetine uygun şekilde metinlerin oluşturulması, görsel detaylara özen gösterilmesi, lokalizasyona önem verilmesi ve bunun gibi birçok farklı kritere göre devamlı olarak optimizasyon yapılması gereklidir. Bu rehberimizde ASO’nun temelinde yapılması gereken tüm noktaları sizlere aktarıyoruz.

ASO Nedir?

ASO, yani App Store Optimization; mobil uygulamanın Apple App Store ve Google Play Store gibi platformlarda daha görünür hale gelmesi için yapılan optimize etme sürecidir. Bu süreç, uygulamanın arama sonuçlarında üst sıralara çıkmasını, indirme oranlarını artırmasını ve kullanıcı etkileşimini maksimize etmesini hedefler.

ASO çalışmaları, uygulama adı, açıklaması, anahtar kelimeleri, görselleri, kullanıcı yorumları, puanlamalar ve uygulama içi performans gibi birçok öğeyi kapsar. Bu yönüyle uygulama mağazası optimizasyonu, mobil pazarlamanın temel taşıdır.

ASO Neden Önemlidir?

Mobil uygulama mağazalarında milyonlarca uygulama yer almaktadır. Kullanıcıların büyük çoğunluğu uygulama ararken mağazaların sunduğu önerilere ve arama sonuçlarına göre hareket eder. İşte tam bu noktada ASO’nun önemi ortaya çıkar:

• Organik görünürlük: Kullanıcılar, uygulama mağazalarında anahtar kelimelerle arama yapar. ASO, uygulamanızın bu aramalarda çıkmasını sağlar.
   
• Düşük maliyetli kullanıcı edinimi: ASO, reklam harcaması olmadan kullanıcı çekme imkânı sunar.
   
• Uzun vadeli sürdürülebilirlik: SEO’da olduğu gibi, ASO da zaman içinde etkisini artırarak devam eder.
   
• Dönüşüm oranlarında artış: İyi optimize edilmiş bir mağaza sayfası, ziyaretçiyi kullanıcıya dönüştürme konusunda daha başarılıdır.

ASO Neden Yapılır?

ASO’nun yapılma amacı sadece sıralama kazanmak değil, aynı zamanda doğru kullanıcıya doğru zamanda ulaşmaktır. Başlıca nedenler:

• Uygulama keşfedilebilirliğini artırmak
   
• Hedef kitleye ulaşmak
   
• Kullanıcı davranışlarını analiz ederek mağaza içi optimizasyon sağlamak
   
• Rekabet analizi yaparak farklılaşmak
   
• Kullanıcı yorumları ve değerlendirmeleri yönetmek

Bu süreçte hedef, yalnızca indirme sayısını artırmak değil; aynı zamanda uygulamayı aktif kullanan, sadık bir kullanıcı kitlesi oluşturmaktır.

ASO Nasıl Yapılır?

ASO çalışması gerçekleştirilirken belirli alanlarda optimizasyonlar yapılmalıdır. Yapılması gereken optimizasyonlar içerisinde anahtar kelime, uygulama başlık ve alt başlığı, açıklama, görsel optimizasyonlar bulunmaktadır. Çalışmalar sırasında ve sonrasında devamlı veri takibiyle uygulamanın performansı ölçümlenmelidir.

Anahtar Kelime Araştırması (Keyword Research)

ASO sürecinin temelini anahtar kelime araştırması oluşturur. Kullanıcıların mağaza içi aramalarda hangi terimleri kullandığını bilmek, uygulamanızın bu aramalarda görünmesini sağlamak için kritiktir.

Anahtar kelime araştırmasına başlarken uygulamanızın sunduğu hizmet, hedef kitleniz, rekabet seviyesi ve kullanıcı niyeti dikkate alınmalıdır. Hedef anahtar kelimeler yalnızca popüler değil, aynı zamanda uygulamanızla doğrudan ilgili olmalıdır.

Araştırma sürecinde kullanılabilecek araçlar şunlardır:

• Mobile Action
• App Radar
• Sensor Tower
• Apple Search Ads (Kelime önerileri)
• Keywordtool.io (Anahtar kelime araştırması)
• Google Play Console – Arama terimleri

Anahtar kelimeler kategorilere ayrılabilir: markalı kelimeler, jenerik kelimeler, niyet odaklı sorgular ve uzun kuyruklu (long-tail) aramalar. Uygulamanızın sıralanmakta zorlandığı, ancak potansiyel trafik sağlayan uzun kuyruklu anahtar kelimeler stratejik olarak değerlidir.

Anahtar kelime seçiminde rekabet – hacim – alaka üçgeni göz önünde bulundurulmalıdır. Yani yüksek hacimli ancak yüksek rekabetli kelimelere yoğunlaşmak yerine, uygulamanızın kolayca yükselebileceği orta seviye anahtar kelimelerle başlanabilir.

Uygulama Başlığı ve Alt Başlık Optimizasyonu

Uygulama başlığı (title) ve alt başlık (subtitle) kullanıcıya ne sunduğunuzu ilk bakışta ileten alanlardır. Bu alanların optimize edilmesi hem sıralama hem de dönüşüm açısından doğrudan etki sağlar.

Başlık, markanızı tanımlamalı ve en güçlü anahtar kelimeyi içermelidir. Alt başlık ise bu başlığı tamamlayıcı nitelikte olmalı, uygulamanın diğer önemli fonksiyonlarını ifade etmelidir.

Örnek bir yapı:

• Başlık: “FitPlan – Antrenman ve Diyet Planı”
   
• Alt Başlık: “Özel fitness programı ve beslenme takibi”

Bu yapı hem kullanıcıya doğrudan fayda sunar hem de algoritmaya değerli anahtar kelime sinyalleri verir. Ayrıca başlık ve alt başlıktaki kelimeler iOS’ta keyword field ile birlikte analiz edilir, bu nedenle gereksiz tekrarlar yapılmamalı, alan verimli kullanılmalıdır.

Açıklama Yazımı ve Optimizasyonu

Açıklama, uygulamanızın işlevini, faydasını ve kullanıcıya nasıl yardımcı olduğunu detaylandırdığınız bölümdür. Google Play’de açıklama metni, algoritma tarafından taranır ve sıralamada etkilidir. iOS’ta doğrudan sıralamaya etki etmez ama kullanıcı dönüşümünde büyük rol oynar.

İyi bir açıklama:

• İlk 3–4 satırda uygulamanın temel faydasını net biçimde verir.
   
• Kullanıcının hayatını nasıl kolaylaştırdığını örneklerle açıklar.
   
• Özellikleri kategorilere ayırarak kısa ve net şekilde sunar.
   
• “Hemen indir”, “Şimdi başla” gibi harekete geçirici ifadeler içerir.

Uzun açıklama bölümü ise uygulamanın tüm özelliklerini detaylı şekilde anlatmalı, ancak teknik terimlerden kaçınılmalı ya da sade bir dille ifade edilmelidir. Kullanıcı deneyimini anlatan senaryolar, etkileşimi artırır.

Görsel Optimizasyonu (İkon, Ekran Görüntüleri ve Video)

Görsel öğeler, uygulama mağazası sayfasının dönüşüm oranı üzerinde büyük etkiye sahiptir. Kullanıcılar, uygulamanız hakkında ilk görsel izlenime göre karar verir. Bu nedenle görsel tasarımlarınız profesyonel, açıklayıcı ve ikna edici olmalıdır.

Uygulama simgesi, markanızın imzasıdır. Sade, güçlü ve estetik bir tasarım tercih edilmeli; fazla detaydan kaçınılmalıdır. Küçük boyutta da net görünmesi gerekir.

Ekran görüntüleri, yalnızca arayüzü göstermekle kalmamalı, uygulamanın sunduğu faydayı anlatmalıdır. Her görsel, bir değeri ya da özelliği öne çıkarmalıdır. Üzerine açıklayıcı metinler veya senaryo bazlı yönlendirmeler eklenebilir. Bu noktada lokalizasyona önem verilmeli ve farklı dil seçenekleri varsa her dil için ayrı görüntü ve video metinleri oluşturulmalıdır.

Video tanıtımı, kullanıcıya 15-30 saniyede uygulamanın deneyimini aktarmalıdır. Özellikle oyun, spor, eğitim gibi uygulamalarda videonun ilk 5 saniyesi son derece kritiktir. Bu bölümde kullanıcıyı uygulamaya bağlayacak özelliğin gösterilmesi gerekir.

Meta Verilerin Girişi ve Anahtar Kelime Alanı (iOS)

iOS platformunda App Store Connect panelinde yer alan “keywords” alanı, uygulamanızın sıralanmasını doğrudan etkiler. Bu alana maksimum 100 karakterlik anahtar kelime girişi yapılabilir ve bu kelimeler virgülle ayrılmalıdır.

Bu alanı olabildiğince efektif kullanmak önemlidir. Aranma hacmi olmayan, alaka düzeyi düşük veya arama niyetine uygun olmayan kelimeler kullanılmamalıdır.

Kelimeler arasında varyasyonlar düşünülmelidir: İngilizce/Türkçe, tekil/çoğul, eşanlamlılar… Kullanıcıların olası yazım hataları da bazen algoritmalar tarafından dikkate alınabilir, bu nedenle alternatif yazımlar da değerlendirilebilir.

Bu alan yalnızca iOS’a özgüdür, Android tarafında açıklama metni bu görevi görür.

Veri Takibi ve Performans İzleme

ASO çalışmaları sadece tek seferlik bir işlem değildir; sürekli takip, test ve iyileştirme süreci gerektirir. Uygulamanızın performansını düzenli olarak ölçmeniz, algoritmalardaki değişimlere ayak uydurmak için olmazsa olmazdır.

Takip etmeniz gereken başlıca metrikler şunlardır:

• Günlük ve haftalık indirme sayısı
   
• Mağaza sayfası ziyaretçi sayısı
   
• Dönüşüm oranı (view to install ratio)
   
• Kullanıcı yorumları ve puan ortalaması
   
• Anahtar kelime sıralama pozisyonları
   
• Retention (kullanıcı elde tutma oranı)

Bu veriler sayesinde hangi anahtar kelimelerin işe yaradığını, hangi ekran görüntülerinin daha çok dönüşüm sağladığını veya kullanıcıların nerede kaybedildiğini anlayabilirsiniz.

Ayrıca Google Play Console, App Store Connect, AppTweak, Sensor Tower gibi araçlarla uygulamanızın pazarlama sağlığını düzenli takip etmeniz önerilir. Elde ettiğiniz verilere göre içeriklerinizi ve stratejinizi optimize etmeye devam etmelisiniz.

ASO ve SEO Arasındaki Farklar Nelerdir?

ASO ve SEO benzer amaçlara hizmet etse de uygulama alanları, algoritmaları ve optimizasyon teknikleri farklıdır:

ASO Önerileri

Uygulama Adı (App Title)

Uygulama adı, ASO’nun en kritik yapı taşlarından biridir. Hem kullanıcıya ilk izlenimi verir hem de mağaza algoritmaları açısından güçlü bir sıralama sinyalidir. Arama sonuçlarında uygulamanın hangi sıralamada çıkacağı üzerinde doğrudan etkisi vardır.

Apple App Store’da maksimum 30 karakter sınırı olduğu için bu alanın stratejik kullanımı şarttır. Hem markanızı hem de en değerli anahtar kelimenizi içermelidir. Örneğin bir su içme hatırlatıcısı uygulaması için “WaterApp – Su Hatırlatıcı” gibi bir yapı hem markayı hem de işlevi net şekilde iletir.

Google Play Store’da ise 50 karakterlik alan sunulur. Android tarafında başlıkta kullanılan anahtar kelimeler, algoritma tarafından indekslenir. Bu nedenle en önemli ve yüksek hacimli arama terimlerini bu alanda kullanmak, uygulamanın arama sonuçlarında görünürlüğünü ciddi oranda artırır.

Uygulama adı, kullanıcıya ne sunduğunuzu açık ve net şekilde ifade etmeli; fazla jenerik ve rekabet seviyesi yüksek kelimelerle doldurulmamalıdır. Ayrıca dikkat çekici, akılda kalıcı ve marka bütünlüğüyle uyumlu olması da önemlidir.

Uygulama Açıklaması (App Description)

Uygulama açıklaması, özellikle Google Play Store için algoritmik olarak oldukça değerlidir. Çünkü Play Store, açıklama metninde geçen anahtar kelimeleri dizine ekler ve sıralama için bu metni referans alır. iOS tarafında algoritmaya etkisi olmasa da kullanıcıların dönüşüm kararını etkileyen en önemli unsurlardan biridir.

İlk 3-4 satır, kullanıcı mağaza sayfasına girdiğinde “daha fazla” bağlantısından önce görüldüğü için en kritik bölümdür. Bu bölümde uygulamanın sunduğu ana faydayı ve en güçlü özelliğini öne çıkarmanız gerekir.

Açıklama içerisinde, uygulamanın özellikleri, kullanıcıya sunduğu avantajlar, kullanım senaryoları ve varsa farklı modülleri açık bir dille anlatılmalıdır. Teknik ifadeler sadeleştirilerek herkesin anlayabileceği bir dil tercih edilmelidir.

Uzun açıklamayı bölümlere ayırarak, madde işaretleri, başlıkçıklar ve kısa paragraflar kullanmak, okunabilirliği artırır ve kullanıcıyı sıkmadan bilgilendirir. CTA (Call to Action) kullanarak kullanıcıyı indirmeye yönlendirmek de dönüşüm için etkilidir.

Resimler ve Videolar (Screenshots & Video Preview)

Görsel içerikler, kullanıcıların uygulamayı indirme kararı üzerinde en etkili faktörlerden biridir. Çünkü kullanıcılar, uygulamayı indirmeden önce “nasıl görünüyor, nasıl çalışıyor, bana uygun mu?” sorularının cevabını ekran görüntülerinden ve videolardan almak isteyecektir.

Ekran görüntülerinde uygulamanın arayüzü kadar, kullanıcıya sunduğu değerler de vurgulanmalıdır. Örneğin sadece arayüz görüntüsü değil; üzerinde “Hedeflerine Ulaş”, “Kalori Takibini Kolaylaştır”, “Uyku Kaliteni Artır” gibi açıklayıcı etiketlerle birlikte sunulmalıdır.

Video tanıtımları ise özellikle oyun ve etkileşimli uygulamalarda çok güçlü dönüşüm araçlarıdır. Video, genellikle ilk ekran görüntüsünün yerinde çıkar ve otomatik oynatılır. Bu sayede uygulamanın sunduğu deneyim hızlı şekilde aktarılabilir. Videonun ilk 5 saniyesi en kritik bölümdür; burada kullanıcıya sunulan ana değer net biçimde gösterilmelidir.

Meta Data Anahtar Kelimeleri (Keyword Field – iOS)

Apple App Store’da geliştiricilere yalnızca arka planda görünen 100 karakterlik bir “keywords” alanı sunulur. Bu alan doğrudan sıralama algoritmasına hizmet eder ancak kullanıcı tarafından görünmez. Bu nedenle kullanıcı dostu bir yapı yerine tamamen algoritma odaklı optimize edilmelidir.

Bu alanda kullanılan anahtar kelimelerin virgülle ayrılması gerekir. Aynı zamanda başlıkta ve alt başlıkta geçen kelimeleri tekrar etmenin bir faydası yoktur çünkü App Store algoritması bu alanları birleştirerek değerlendirir. Yani tekrar kelime kullanımı yalnızca alan israfına neden olur.

Boşluk, çoğul/tekil varyasyonlar ve yaygın hatalar gibi alanları değerlendirmek bu alanda maksimum verim sağlar. Ayrıca marka isimleri, telifli kelimeler veya yanıltıcı ifadeler kullanmak politikalar gereği önerilmez ve uygulamanızın reddine neden olabilir.

App İndirme Hacmi (App Download Volume)

Bir uygulamanın belirli bir zaman diliminde aldığı toplam indirme sayısı, hem popülerlik hem de kullanıcı ilgisi açısından güçlü bir sıralama sinyalidir. Özellikle kısa sürede elde edilen yüksek indirme oranları, algoritma tarafından “trend” uygulama olarak algılanabilir.

Bu metrik genellikle organik olmayan (reklamlarla sağlanan) indirmelerden de etkilenir. Ancak sürdürülebilir ve düzenli bir indirme grafiği, sıralamayı korumak için çok daha değerlidir. Ani yükselip düşen grafikler algoritma tarafından spam ya da manipülasyon olarak da yorumlanabilir.

Bundan dolayı kullanıcı edinme stratejiniz, kampanyalarla desteklenmeli ama sürdürülebilirlik ilkesine sadık kalmalıdır.

Dönüşüm Oranı (Conversion Rate)

Uygulama mağazasındaki sıralama yalnızca trafiğe değil, o trafiğin ne kadarının indirilmeye dönüştüğüne de bakar. Mağaza sayfasını ziyaret eden bir kullanıcının uygulamayı indirip indirmediği, “dönüşüm oranı”nı oluşturur.

Bu oranı etkileyen faktörler şunlardır:

• Uygulama ikonu çekici mi?
   
• Ekran görüntüleri işlevi doğru yansıtıyor mu?
   
• Açıklama kullanıcıyı ikna ediyor mu?
   
• Puanlar ve yorumlar güven veriyor mu?

Dönüşüm oranını artırmak için A/B testleri yapmak, farklı simgeler, açıklama versiyonları, ekran görüntü dizilimleri denemek en etkili yöntemlerdendir.

Derecelendirme ve Yorumlar (Ratings & Reviews)

Uygulama mağazası algoritmaları, kullanıcı memnuniyetini anlamak için derecelendirme ve yorumları ciddi bir sinyal olarak değerlendirir. 4 yıldızın altındaki uygulamalar, özellikle kullanıcı nezdinde güven kaybeder ve bu durum sıralamaya da yansır.

Ayrıca, yorum sayısı da önemlidir. Yüzlerce olumlu yoruma sahip bir uygulama, çok az yorumu olan bir rakibine göre daha güvenilir görünür. Bu durum, indirme kararını doğrudan etkiler.

Geliştiricilerin olumsuz yorumlara hızlı şekilde dönüş yapması, sorun çözme yaklaşımını gösterdiği için algoritmalar tarafından olumlu karşılanır. Ayrıca kullanıcıların yorum yapmaya teşvik edilmesi için uygulama içi zamanlama iyi planlanmalıdır (örneğin 3. kullanımda memnuniyet sorusu ile birlikte yorum istenmesi gibi).

Uygulama Performansı (App Quality & Stability)

Uygulamanın teknik performansı, sıralamayı etkileyen temel faktörlerden biridir. Özellikle uygulamanın çökme oranı (crash rate), donma, geç açılma gibi problemler kullanıcı deneyimini düşürür ve bu veriler doğrudan mağaza algoritmaları tarafından izlenir.

Kullanıcıdan gelen teknik şikayetler (örneğin “açılmıyor”, “çöküyor”, “donuyor” gibi ifadeler), algoritmalar açısından olumsuz sinyal oluşturur. Bu nedenle her yeni güncellemede hata düzeltmeleri yapılmalı, cihaz ve sürüm çeşitliliği göz önünde bulundurularak test süreçleri yürütülmelidir.

Ayrıca uygulamanın güncellenme sıklığı da önemli bir etkendir. Uzun süre güncellenmeyen uygulamalar, terk edilmiş ya da ilgilenilmeyen olarak algılanabilir.

Backlink (Harici Bağlantılar)

Google Play özelinde, uygulamanızın sayfasına verilen harici bağlantılar, SEO ile ASO arasındaki köprüyü oluşturur. Yani bir blogda, haber sitesinde, inceleme platformunda ya da sosyal medyada uygulamanıza yönlendirme yapan bağlantılar arama görünürlüğünüzü artırır.

Bu backlink’ler yalnızca sayısal olarak değil; geldiği sitenin otoritesi, içeriğin özgünlüğü ve bağlantının bağlamıyla da değerlendirilir. Yani uygulamanıza gelen kaliteli, alakalı ve doğal bağlantılar, algoritma tarafından pozitif şekilde değerlendirilir.

Basın bültenleri, teknoloji bloglarıyla iş birlikleri, YouTube incelemeleri ve etkili sosyal medya tanıtımları bu amaçla değerlendirilebilir.

Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde, uygulamanızın mağaza içi performansı, görünürlüğü ve indirme başarısı doğrudan etkilenir. Her biri bir ASO stratejisinin vazgeçilmez parçalarıdır ve düzenli olarak ölçülüp optimize edilmelidir.

ASO Yaparken Dikkat Edilmesi Gereken Şeyler Nelerdir?

ASO çalışması gerçekleştirilirken bazı noktalara özellikle dikkat edilmesi gerekir. Rekabet analizinin yapılması, anahtar kelime stratejisi, yerelleştirme ve bunun gibi birçok farklı nokta, uygulamanın ASO başarısını doğrudan etkiler.

Rekabet Analizi Yapılmalı

ASO çalışmalarına başlamadan önce, pazarda sizinle benzer uygulamalara sahip olan rakipleri analiz etmek çok önemlidir. Hangi anahtar kelimelerde sıralandıklarını, hangi açıklama yapılarını kullandıklarını, görsellerinin nasıl tasarlandığını ve kullanıcı geri bildirimlerini inceleyerek güçlü yönlerini ve eksiklerini görebilirsiniz.

Rakip analizinden şu veriler elde edilir:

• Hangi anahtar kelimelerden trafik alıyorlar?
   
• Kullanıcılar hangi özellikleri seviyor ya da şikâyet ediyor?
   
• Görsel içerik stratejileri nasıl şekillenmiş?
   
• Güncellemeleri ne sıklıkta yapıyorlar?

Bu analiz sonucunda hem pozisyonlanmanızı hem de hedef anahtar kelime listenizi daha akıllıca planlayabilirsiniz.

Anahtar Kelime Seçiminde Dengeli Strateji İzlenmeli

Sadece yüksek arama hacmine sahip popüler kelimelere odaklanmak doğru değildir. Bu kelimeler genellikle yüksek rekabete sahiptir ve yeni uygulamaların burada sıralanması zordur.

Bunun yerine, orta rekabet – orta hacim, hatta bazen düşük hacimli ama yüksek niyetli uzun kuyruklu (long-tail) anahtar kelimelerle başlamak daha etkili olabilir. Özellikle başlangıç aşamasında daha kolay sıralanabileceğiniz, niş kelimelere odaklanarak kullanıcı kazanımı sağlamak daha stratejik bir yaklaşımdır.

Ayrıca, seçtiğiniz anahtar kelimelerin uygulamanızın fonksiyonlarıyla birebir alakalı olması gerekir. Anahtar kelime spam’i yapmaktan mutlaka kaçınılmalıdır.

Görsel Unsurlar Stratejik Seçilmeli

Ekran görüntüleri ve uygulama simgesi kullanıcıyı uygulamayı indirmeye ikna eden ilk unsurlardır. Ancak birçok geliştirici bu görselleri sadece uygulamanın arayüzünü göstermek için kullanıyor. Oysa kullanıcıya doğrudan bir fayda vaadinde bulunan, senaryo bazlı ve metinle desteklenmiş görseller dönüşüm oranını ciddi ölçüde artırır.

Görsellerde dikkat edilmesi gerekenler:

• İlk iki ekran görüntüsü en fazla dönüşüm sağlayan bölümdür. En güçlü özelliğinizi burada sergileyin.
   
• Yazılar kısa, büyük puntolu ve kolay anlaşılır olmalı.
   
• Kullanıcıya hitap eden dil kullanılmalı (“Sana özel planın hazır!”, “Tek tıkla takip et!” gibi).
   
• Farklı cihaz boyutlarına uyumlu olmalı.

Ayrıca ekran görüntülerinin sırasını değiştirerek A/B testleri yapılmalı, kullanıcı davranışları ölçülmelidir.

Açıklama Yazımında Sade, İkna Edici ve Bilgilendirici Olunmalı

Açıklama alanı, yalnızca algoritmalara değil, aynı zamanda kullanıcıya da hitap eder. Fazla teknik, karmaşık ve uzun açıklamalar kullanıcıyı kaybettirir. Açıklamanız sade bir dilde, hedef kitlenizin anlayacağı şekilde ve fayda odaklı yazılmalıdır.

İyi bir açıklama şu yapıda olmalıdır:

• İlk paragrafta fayda odaklı bilgiler sunulmalı.
   
• Sonraki bölümlerde özellikler ve bu özelliklerin sunduğu avantajlara değinilmeli.
   
• Kullanım senaryoları ve çözüm örnekleri verilmeli.
   
• Yönlendirici ve çağrı içeren ifadeler yer almalı. (“Hemen indir”, “Şimdi başla” gibi).
   
• Paragraflar kısa ve okunabilir olmalı.
   
• Teknik özellikler maddeler halinde listelenmeli.

Yorum ve Puanlamalar Aktif Şekilde Yönetilmeli

Yüksek kullanıcı puanı ve olumlu yorumlar, hem algoritmalara hem de potansiyel kullanıcıya güven sinyali gönderir. 4.0 üzeri bir puan genellikle kabul edilebilir olarak değerlendirilir, ancak ideal seviye 4.5+’dır.

Kullanıcılardan yorum almak için uygulama içinde doğru zamanlamayla yönlendirme yapılmalıdır. Örneğin:

• Uygulamayı 3. kez kullandıktan sonra
   
• Görev tamamlama veya başarı anında
   
• Sorunsuz bir işlem sonrasında

Kötü yorumlara ise mutlaka yanıt verilmelidir. Bu, diğer kullanıcılar için olumlu bir marka algısı oluşturur ve sorun yaşayan kullanıcıyla iletişim kurarak durumu iyileştirme fırsatı verir.

A/B Testi Sürekli Uygulanmalı

Uygulama mağaza sayfasında yapılan küçük değişiklikler bile büyük farklar yaratabilir. Bu nedenle başlık, simge, ekran görüntüsü ve açıklama gibi öğelerin farklı versiyonları test edilmelidir.

Google Play’de yerleşik olarak A/B testi özelliği bulunur. iOS tarafında ise üçüncü parti araçlar (SplitMetrics, StoreMaven) ya da Search Ads üzerinden dolaylı testler yapılabilir.

Test edilebilecek unsurlar:

• Farklı simgeler (renk, şekil, detay)
   
• Ekran görüntülerinin sırası ve mesajları
   
• Açıklama başlıkları
   
• Hedeflenen anahtar kelimeler

Sonuçlar doğrultusunda daha iyi performans gösteren öğeler kalıcı hale getirilmeli ve sürekli iyileştirme döngüsü işletilmelidir.

Güncellemeler Düzenli ve Planlı Yapılmalı

Güncellenmeyen uygulamalar hem algoritmalar hem de kullanıcılar tarafından “terk edilmiş” olarak algılanabilir. Bu da sıralamalarda düşüşe ve güven kaybına neden olur.

Düzenli güncellemeler sayesinde:

• Yeni özellikler tanıtılabilir
   
• Mevcut hatalar giderilebilir
   
• Kullanıcılara aktif geliştirme mesajı verilir
   
• App Store’da daha sık “Yeni ve Güncellenen” listelerine girme şansı doğar

Güncellemeler sadece teknik düzeyde değil, ASO açısından da fırsattır. Her yeni versiyonda açıklamalar, anahtar kelimeler veya görseller gözden geçirilmeli ve test edilmelidir.

Yerelleştirme (Localization) Mutlaka Değerlendirilmeli

Farklı coğrafyalarda kullanıcılara ulaşmak isteyen uygulamalar için yerelleştirme çok önemlidir. Yerelleştirme sadece dil çevirisi değil, kültürel adaptasyon, görsel uygunluk ve kullanıcı alışkanlıklarına göre uyarlamayı da kapsar.

Yerelleştirme yapılırken şunlar göz önünde bulundurulmalı:

• Uygulama adı ve açıklaması yerel dile çevrilmeli
   
• Anahtar kelimeler hedef pazardaki kullanıcı aramalarına göre optimize edilmeli
   
• Görsellerde kullanılan metinler ve kültürel öğeler lokalize edilmeli

Bu sayede uygulamanız yalnızca daha fazla kişiye ulaşmakla kalmaz, aynı zamanda hedef pazarlarda daha yüksek dönüşüm oranları elde eder.

Performans Verileri Düzenli Takip Edilmeli

Her ASO çalışmasının başarısı, veriyle ölçülmelidir. Uygulamanızın mağaza sayfasına kaç kişi geliyor, kaçı indiriyor, hangi anahtar kelimelerden trafik geliyor gibi sorulara düzenli olarak yanıt bulmalısınız.

Bu veriler sayesinde hangi stratejiler işe yarıyor, hangileri revize edilmeli kolayca anlaşılır. Uygulamanızın “görünürlük → sayfa ziyareti → dönüşüm → elde tutma” döngüsünü takip etmek sürdürülebilir büyüme sağlar.

Kullanabileceğiniz araçlar:

• App Store Connect
   
• Google Play Console
   
• App Radar
   
• Mobile Action
   
• Sensor Tower

Her güncellemeden sonra bu metriklerdeki değişiklikler analiz edilmeli ve yeni optimizasyon döngüsü başlatılmalıdır.

Bu önerileri göz önünde bulundurarak ASO projelerini daha iyi yönetilmesi sağlanabilir. Eğer uygulamanızın performansını artırmak, daha görünür hale getirmek ve indirme sayılarını artırmak istiyorsanız 3GEN’in ASO uzmanlarından destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.